Memleketimizin en kendine has şehri olan Kayseri’yi merak edenleri hemen buraya alalım. Sizler için fevkaladenin fevkinde bir Kayseri gezi rehberi hazırladım!
Tarihinden tutun da yaşam şekline kadar oldukça ilginç bir yer Kayseri. Erciyes’in hemen yanı başında bulunan, önemli bir tarihe ev sahipliği yapan, yemeğiyle olsun, insanıyla olsun sizi her daim şaşırtmayı bilen bir şehir olan Kayseri’yi varıyla yokuyla sizler için anlatalım istedik. Nereye gidilir, nerede ne yenir, kiminle nasıl konuşulura kadar her şeyinden bahsettiğim, Kayseri gezi turu düzenleyecekler için olmazsa olmaz rehberime buyrun!
İçindekiler
- 1 Kayseri Nerede?
- 2 Tarihinde Neler Var?
- 3 Yüzölçümü ve Burada Kaç Kişi Yaşar?
- 4 Nasıl Para Kazanırlar?
- 5 Kayseri’nin Havaları Nasıl?
- 6 Kayseri’ye Nasıl Gidilir?
- 7 Kayseri’de Toplu Taşıma
- 8 Kayseri’de Konaklama
- 9 Kayseri’de Ne Yenir?
- 10 Kayseri’den Ne Alınır?
- 11 Kayseri’de Festivaller
- 12 Kayseri’de Gezilecek Yerler
Kayseri Nerede?
Ankara’dan biraz doğuya biraz da güneye indiğinizde karşınıza Kayseri çıkıyor. İç Anadolu bölgesinde bulunan Kayseri; Adana, Konya ve Sivas üçgeninin arasında kalmakta.
Tarihinde Neler Var?
Kayseri tarihi oldukça eskilere dayanıyor. M. Ö. 4000 bin yıllara kadar uzanan medeniyet tarihi aslında Hititlerin gelmesiyle başlıyor. Hititler buraya gelip Kültepe’yi kuruyor. Kültepe, Kayseri ovasının en büyük yerleşim yerlerinden biri ve Anadolu’nun da en büyük höyüğü. Buradan Hititler’e dair pek çok tarihi eser çıkarılıyor. Asurlularla güçlü ticari ilişkileri olan Hititler, Roma İmparatorluğu buralara gelene kadar varlığını sürdürüyor ancak nihayetinde bu topraklar Roma’ya katılıyor. Roma’nın son yıllarına kadar da İmparatorluk bünyesinde kalıyor. Doğu Roma’nın, yani Bizans’ın toprağı iken Anadolu Selçuklular buraya geliyor ve işgal ediyor. Bölgedeki beyliklerin hakimiyetine giren Kayseri, nihayetinde beyliklerin yavaş yavaş Osmanlı altında birleşmesiyle birlikte Osmanlı İmparatorluğu’na katılıyor.
Yüzölçümü ve Burada Kaç Kişi Yaşar?
Yaklaşık olarak 17 bin kilometrelik yüzölçümüyle oldukça büyük bir şehir aslında Kayseri. 1,5 milyonluk nüfusu ile de Türkiye’nin en kalabalık 14. şehri kendileri. Bu açıdan hiç de kalabalık sayılmaz. Tam tersine, nüfus yoğunluğu oldukça azdır.
Nasıl Para Kazanırlar?
Kayseri ekonomisi son yıllarda ivme kaybedip, sıralamanın gerisine düştüyse de, Türkiye’deki ekonomisi en kuvvetli ilk 20 şehir arasında sayılıyor. Geçimlerini çoğunlukla sanayi, madencilik, tarım, hayvancılık ve ormancılıkla sağlıyorlar. Özellikle maden açısından oldukça zengin bir şehir Kayseri. Türkiye’nin altın madenlerinin önemli bir bölümü burada bulunmaktadır. Ayrıca verimli ve düz topraklarıyla da tarıma oldukça elverişlidir ve Türkiye tarım gelirinin önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Son yıllarda buraya tarımı geliştirmek için epey yatırım yapıldı.
Kayseri’nin Havaları Nasıl?
Kayseri’de çoğunlukla karasal iklim görülür. Zaman zaman Adana’dan esen rüzgarlarla birlikte Akdeniz iklimi de hissedilmektedir. Yazları sıcak geçer. 40 dereceleri bulan sıcaklıkları görmek mümkün. Kışınsa tam tersi oldukça soğuk geçer. Bir Erzurum değildir Kayseri iklimi ancak ayazı pistir. Ortalama olarak -5 dereceleri görürken, eğer şansız bir zamanınızda gittiyseniz -28’lerle (Evet, -28) karşılaşabilirsiniz. Norveç’in nasıl bir yer olduğunu merak ediyorsanız kışın burayı bir ziyaret edin derim. Hava o kadar soğuk olabilir ki, olmayan kuzey ışıklarını dahi gördüğünüzü zannedebilirsiniz.
Kayseri’ye Nasıl Gidilir?
Eğer hızlı olanı tercih etmek istiyorsanız tabii ki havayolu ulaşımı. Üstelik Havaalanı şehre oldukça yakın, sadece 5 kilometre kadar uzağında. O açıdan ulaşım oldukça rahat ve kısa. Servislerle havaalanı ve şehir arasındaki ulaşım sağlayabilirsiniz.
Ancak keyifli bir yol arıyorsanız size iki seçenek sunacağım: Kara ve demiryolu. Karadan gelirken çok güzel manzaralar sizi bekliyor olacak. Zaten Kayseri kocaman bir ova olduğu için, uçsuz bucaksız topraklar göreceksiniz. Hangi yönden geliyor olursanız olun, her türlü keyifli bir yolculuk.
Demiryolu ise bizim için en haz vereni. Türkiye’nin batısı ile doğusunu bağlayan demiryolu hatları buradan geçmektedir. O açıdan oldukça şanslı bir memleket. Eğer bilet bulabilirseniz (bulabilirseniz diyorum zira tur firmaları bütün biletleri satın alıp sonradan fahiş fiyatlara satıyorlar), Doğu Ekspresi’ne binip Kayseri’den geçebilirsiniz. Her fırsatta övdüğümüz demiryolunun keyfi ile Kayseri’nin doğası birleşince ortaya tadından yenmeyecek bir tecrübe çıkıyor.
Kayseri’de Toplu Taşıma
Kayseri toplu taşıma açısından oldukça şanslı bir şehir, zira kendileri kocaman bir ovada bulunmakta. O yüzden neredeyse her yer düz. Dümdüz. Bundan dolayı otobüs ve dolmuşların yanı sıra, tramvay ve bisikletler de görmek mümkün trafikte. Eğer havalar soğuk değilse, bisikleti öneririm. Bu açıdan diğer büyükşehirlere göre nispeten duyarlılar trafikte. Eğer bisiklet sizi kesmiyorsa, pek çok yere otobüs, tramvay ve dolmuş seçeneklerinden birini kullanabilirsiniz.
Kayseri’de toplu taşıma için bir kart kullanılmakta. Kart 38 adı verilen bu kartı 10 TL’ye temin edip, içine para yükleyebiliyorsunuz. Eğer kartsız bilet almak isterseniz fiyat daha pahalı. Kartla birlikte %20’ye varan bir indirim mevcut. Kayseri Belediyesi’nin kendi sitesinde otobüs ve tramvay hatları ile ilgili bütün bilgiler mevcut.
Kayseri’de Konaklama
Kayseri oldukça uğrak bir şehir olduğu için, konaklama açısından birçok alternatif bulabilirsiniz. Tabii esas soru sizin nereye gittiğiniz ve ne aradığınızdır. Eğer Erciyes Dağı’nda kayak yapmaya gidiyorsanız, hele bir de sezonun tam göbeğindeysek, fiyatlar biraz tuzlu olabilir. Bununla birlikte, seyahat tarihlerinizde küçük bir oynama ve erken rezervasyonla bu fazla tuzdan kurtulabilirsiniz.
Kayseri genelinde, gittiğiniz zamana bağlı olmakla beraber, 150 TL’den 1000 TL’ye kadar değişen bir yelpazede oda bulabilirsiniz. Eğer amacınız sadece konaklama ise, 150 TL’ye oldukça şirin ancak hizmet konusunda sıkıntılı oteller bulmak mümkün. Şirin diyorum, zira genelde Türkiye’de ucuzluk ile güvensizlik paralel ilerliyor. Halbuki bazı oteller şans verilmeyi hak ediyor. Hele ki uslanmaz bir gezginseniz, bu otellerin ne kadar haz verdiğini siz de bilirsiniz.
Kayseri’yi çoğunlukla iki tip gezgin kullanır: Bir tanesi iş adamı, diğeriyse kış turizmi için buraya gelmiştir. İş adamları her daim buraya geldikleri için, sezonları yoktur. Ancak kış turizmi devreye girdiğinde, kışın otel fiyatları epey bir artmakta. Benden söylemesi!
Kayseri’de Ne Yenir?
Sucuk! Öyle Kayseri sucuğu deyip geçmeyin, bir kere deneyin, farkı siz de göreceksiniz. Eğer pastırma da seviyorsanız, o zaman kesinlikle doğru yerdesiniz. Bir hafta sonu atlayıp trene sucu ve pastırma yemek için bile gelinir buraya (ama asgari ücret ne olacak?). Sucuk ve pastırmayla yapılan yemekleri de oldukça lezzetli, sadece kahvaltılarda değil, kuru fasulye gibi akşam yemeklerinde de kendini hemen fark ettiriyor bu ikili.
Kayseri mutfağı için bir başka mükemmel yemek de mantı! Burada öyle bir tane iki tane mantı yok, tam 36 farklı çeşidi var mantının (Kayseri’nin 36 Tonu). İki tane daha yapıp da plaka kodu olan 38’e tamamlayamamışlar ama olsun. Onlar 38 desin, biz yeriz elbet.
Bu yemeklerle doymayanlara, kuşbaşı pide olarak cıvıklı pide, hamur pilav ve tavuk etinden yapılan örgülü pilav, şehrin en popüler hamur işi olan Kayseri yağlaması, kuşbaşı et, nohut ve yeşil mercimekle yapılan kurşun aşı çorbası verebiliriz.
Kayseri’den Ne Alınır?
Sucuk! Gerisini boş verin siz bol bol sucuk alın götürün. Amma illa alacaksanız hemen sayalım: Bir kere elimizde bolca yemek var. Pastırmadan tutun da mantıya kadar pek çok yemeği evinize götürebilirsiniz. Et yemezseniz eğer, etsiz mantıları da oldukça lezzetli. Bunun yanı sıra Kayseri’de çok güzel organik pazarlar kuruluyor. Tarım memleketi olduğundan bahsetmiştim. Bu pazarlara gidip, doğrudan üretici ile temas kurabilirsiniz. Hatta üreticiyle anlaşıp, size düzenli olarak gönderilmesini sağlayabilirsiniz.
Yemek dışında Kayseri’de, Türkiye her yerinde olan ama her yerde kendine has olan el işleri var. Halılar özellikle. Bünyan halısı ve yahyalı halısı burada oldukça meşhur ve gerçekten de çok iyi işçilikleri olabiliyor. Yanı sıra, İstanbul’dakine benzer bir Kapalı çarşısı da mevcut. Ancak her kapalıçarşıda olduğu gibi burada fiyatlar biraz ‘değişiklik’ gösterebiliyor. Ancak burada da Kayseri’ye özgü hediyeler bulabilirsiniz.
Kayseri’de Festivaller
Kayseri festivalleri özellikle kış aylarında epey keyifli olabiliyor. Örneğin Erciyes Kış Turizm Festivali mevcut. Her ne kadar nisan ayının ilk haftasında düzenlense de, bir kapanış görevi görüyor bu festival. Kayakçılar ve kardan nasibini alanlar burada buluşup çeşitli gösteriler düzenliyor. İncesu Kültür Turizm ve Üzüm Festivali var bir de. Her eylülün başında düzenleniyor. Çeşitli gösterilerin yapıldığı festivalde, esas niyet üreticiyi desteklemek ve gaza getirmek. Eğer yerel yiyecek tedariği ile ilgileniyorsanız, üretici ile tanışmak için iyi bir fırsat olabilir.
Kayseri’de Gezilecek Yerler
Kayseri Cumhuriyet Meydanı
Şehri tanımak ve tarihini görmek için iyi bir yer. Tarihi kısmında saydığımız her medeniyetin eserleriyle karşılaşabilirsiniz. Meydanda Kayseri Kalesi, Kayseri Saat Kulesi, Bürüngüz Camii ve Kurşunlu Camii bulunmaktadır ki, bunlar Kayseri şehir merkezinin önemli tarihi durakları arasında sayılabilir.
Talas
Talas, Kayseri’nin bir ilçesi aslında. Erciyes’in eteklerinde bulunan, bağ evlerinin olduğu, doğasıyla, tarihiyle oldukça sevimli bir yer Talas. Pek çok kültürün toplandığı bir yer olan Kayseri’nin o çok kültürlülük izlerini burada da sürebilirsiniz. Kayseri Talas gezilecek yerler arasına mutlaka girmeli ve bir yolunu bulup girdirin derim.
Erciyes Dağı
Erciyes Dağı aslında eski bir volkan. Zamanında patlamış ve sönmüş. Hatta öyle bir patlamış ki, Hasan Dağı ile birlikte, günümüzde Peri Bacaları dediğimiz yerleri oluşturmuş. O derece patlamış yani. Şimdilerde çoğunlukla kış turizmiyle birlikte anılıyor. Zaten kendisi sadece Kayseri’nin değil, Türkiye’nin alamet-i farikası. Kayseri’de gezilecek doğal yerler listesinin başında olmalı. Biz üçüncü sıraya koydum ama olsun.
Ağırnas Yeraltı Şehri
İlginç bir şeyler görmeye hazır olun derim. Ağırnas zaten Mimar Sinan’ın doğduğu yer imiş, oradan puanları topluyor. Ama bu yeraltı şehri başka bir şey. İçerisi aslında derin ve geniş bir mağaranın işlenmiş hali gibi duruyor. Oyuklarla, bölmelerle, odalarla dolu bir yer. Eğer iyi bir rehbere denk gelirseniz mutlaka peşine takılın ve burayı öyle gezin. Gezdikçe hayret ediyorsunuz, hayret ettikçe bilmek istiyorsunuz.
Soğanlı Vadisi
Burası da en az Ağırnas kadar, en az Kapadokya kadar ilginç bir yer. Zaten bakıldığında Peri Bacaları’na benziyor görüntüsü. Erciyes’ten kaynaklı olması muhtemel. Vakti zamanında burada Bizanslılar yaşarmış. Ancak 13. Yüzyıl civarında buraya Türkler yerleşmiş.
Barsama
Burası, Kayseri’nin biraz dışında kalan pek güzel bir mesire alanı. Hemen yanı başından dere akmakta. Doğası da, havası da, suyu da epey güzel. Kayseri’de piknik yerleri arayanlar çok aramasın, direkt Barsama’ya gitsin bizce. Son zamanlarda insanlar buraya sık sık ve kalabalık gelip de çöp bıraksalar da, hala çok güzel bir yer Barsama. Ah, bir de piknikten sonra şu çöplerini toplasalar!
Kayseri’yi bir güzel görüp, yemeklerinin keyfini çıkartmanız dileğiyle! İyi yolculuklar!