Bergama Antik Kenti bir diğer adı ile Pergamon Antik Kenti; tarih, kültür ve sanat severlerin gezi planlarına dahil edeceği muhteşem bir kültürel miras olmaktadır. 8500 yıllık tarihi geçmişi bünyesinde yaşatan Bergama Antik Kenti her yıl yerli ve yabancı turistleri ağırlamaktadır.
8500 yıllık bir tarihe ev sahipliği yapan Bergama Antik Kenti, birçok farklı kültürün, uygarlığın yaşam alanı olmuştur. Farklı uygarlıklara ev sahipliği yapan Antik Kent, içerisinde; birçok uygarlığa, birçok kültür ve tarihe yer vermiş ve günümüze kalıntılarını kocaman bir kültürel miras olarak bizlere bırakmıştır.

Kültürel bir miras olan Bergama Antik Kenti; şifa kaynağı olan doğal kaynaklar, doğal güzellikler ve usta mimari eserlerden oluşan oldukça büyük bir alana sahiptir. Tarih, kültür ve doğa severlerin en çok tercih ettiği yerlerden biri olan antik kent, yerli ve yabancı turistleri ağırlamaya devam etmektedir.
Bilim, kültür ve doğal güzelliklerinin yanı sıra tıp alanında da zamanının öncüsü olan çalışmalara imza atılan yerdir. Tıp ve eczacılık alanında yapılan gelişmeler olarak; eczacıların sembolü olan yılan sembolünü bulmuş, psikolojik alanda yapılan ilk tedavi yöntemlerine ev sahipliği yapmış ve o zamanın en büyük hastanesi “Asklepion” kurulmuştur.
Sağlık şehri olarak da önemli bir yere sahip olan kent, Birleşmiş Milletler tarafından Akdeniz Havzası içerisinde aynı öneme sahip 100 tarihi kent arasında gösterilmiştir. 2014 yılında da UNESCO tarafından Dünya Kültür Miras Listesi’ne alınmıştır.
Roma, Bizans, İyon ve Helen dönemlerine ev sahipliği yapan Antik Kent, içerisinde bu dönemin mimari özelliğini yansıtan birçok yapıyı ziyaretçiler ile buluşturmaktadır. Ev sahipliği yaptığı uygarlıkların; bilim, kültür ve sanat alanlarını içeren bir yerdir, tüm ihtişamıyla tarih ve kültür severlerin tatil rotasına eklenen bir dünya mirasıdır.
Kazılar sırasında bulunan ve ilk kullanılanlar listesi:
- İlk parşömen
- İlk Asya kütüphanesi (200,000 ciltlik)
- İlk büyük hastane
- İlk tıp ve eczacılık simgesi olan yılan
- İlk doğal tedavi
- İlk farmakoloji (Doğal ilaçlar)
- İlk telkinle tedavi
- İlk afyon modeli ilaç
- İlk kent hijyeni (Sağlık alt yapısı)
Bergama Antik Kenti Nerede
Bergama Antik Kenti nerede sorusunun cevabı; İzmir’in Bergama ilçesinde bulunan yaşayan bir tarihtir. İzmir’in kuzeyindeki Bergama ilçesi Bakırçay Havzasında yer almaktadır. Bakırçay Havzası içerisinde yer alan Bergama ilçesi 8500 yıllık bir tarihi geçmişe sahiptir.
Bergama Antik Kenti, yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktası olmakta ve yeni geleceklerin giriş ücreti merak konusu olmaktadır. Tarih ve kültür mirası antik kente bilet satın alarak veya müze kart ile ücretsiz giriş sağlayabilirsiniz.
Bergama Antik Kenti giriş – çıkış saatleri; pazartesi ve cuma dahil olmak üzere 5 gün açılış, sabah 10:00 kapanış ise 15:30 şeklinde olmaktadır. Hafta sonu cumartesi pazar kapalı olacak şekilde düzenlenmiştir. Giriş çıkışlar, şu an pandemi dolayısı ile bu şekildedir.
Bergama Antik Kenti, Bergama Krallığının bulunduğu yer olmakta ve adını da buradan almaktadır. İzmir şehir merkezinden 100 km uzaklıkta, Bergama ilçesine 3 km uzaklıktadır. Toplu taşıma araçları ile ulaşım sağlanabildiği gibi özel araçlar ile de ulaşım sağlayabilirsiniz. Antik kent, tek bir uygarlığa ev sahipliği yapmamış birden fazla uygarlığa ev sahipliği yapmıştır. Bu nedenle çok fazla kültürel yapıyı bünyesinde barındırır.
Uzun yıllardır varlığını koruyan kültür mirası, Bergama Antik Kenti ziyaret saatleri içinde müzik, tiyatro, spor gibi sanat dalları için kullanılan alanları da görmeniz mümkündür. Bunların yanı sıra; farklı uygarlıklara ev sahipliği yapmış tapınaklar, saraylar ve Arsenaller gibi tarihi yapıtları da görebilirsiniz.
Bergama Antik Kenti Gezilecek Yerler
8500 yıllık tarihe tanıklık eden Bergama Antik Kenti, içerisinde birçok tarihi yapıyı barındırmaktadır. Kızıl Avlu olarak da bilinen Red Basilica, Bergama’nın en büyük antik yapısı olarak bilinmektedir. Kızıl Avlu, Mısır Tanrıları Tapınağı olarak da bilinmektedir. Mısır’ın ye raltı tanrılarından; Harporakes, İsis ve Serapis’e adanmış olan Kızıl Avlu, Hristiyanlığın yaygınlaşmasından sonra Havari Yuhanna’ya adanmıştır. Yuhanna’ya adanan Kızıl Avlu, vahiyin 7 kilisesinden biri haline gelmiştir.
Asklepion, milattan önce 4. yüzyılda kurulan dönemin en büyük hastanesi olarak bilinmektedir. Bu nedenle antik dönemin en büyük kültürel miraslarından biridir. Hastalara şifa veren bir merkez olan Asklepion içerisinde; hastane, tiyatro, kütüphane ve amfi yapıları da bulunmaktadır. Bu nedenle de zamanının en gelişmiş ve kültürel anlamda birçok ögeyi içerisinde bulunduran kültürel bir mirastır.

Bergama Antik Kenti içerisinde bulunan bir diğer önemli yapı ise Akropol denilen yerleşim yeridir. Akropol yerleşim yerinde; Hera Tapınağı, Demetler Tapınağı, Gymnasiumun, Zeus Sunağı, Athena Kutsal Tapınağı, Traian Tapınağı, stadyum ve 10 bin kişilik kapasiteye sahip olan dünyanın en dik antik tiyatrosu bulunmaktadır. Düzenli bir yerleşkeye sahip Antik Kent’te ızgara sistemi kullanılmıştır. Aşağı ve yukarı olarak iki kısımdan oluşmaktadır. Yukarı taraf Asklepion aşağı taraf ise Akropol olmaktadır.
Antik kente geziye gelen turistlerin şehir içerisinde mutlaka görmesi gereken bir diğer yer ise Bergama Müzesi olmaktadır. Bergama Müzesi, Bergama ilçe merkezinde yer almaktadır. Etrafta yapılan kazılardan çıkan eserlerin sergilendiği bir müze olan Bergama Müzesi hem arkeoloji hem de etnografya müzesi şeklinde kullanılmaktadır.